Çok uzun ve ağır bir kış yaşadık. Ağır enfeksiyonlu bir kış oldu. Sonunda bahar geldi ve doğa canlanıyor. Polen mevsimi bu yıl biraz sarktı. Hepimizin içi cıvıl cıvıl herkes doğaya koşmak için birbiri ile yarışıyor. Doğa yürüyüşlerinin, pikniklerin yapıldığı, bağ ve bahçe işlerinin büyük bir yoğunluğa ulaştığı dönem. Hepimize mutluluk veren bu dönem saman nezlesi olan hastaların kabusu haline geliyor. Saman nezlesi ismi ile bilinen alerjik rinit, burun tıkanıklığı, gözlerde yanma ve akma, geniz kaşıntısı, hapşırma, burun akıntısı, burun üzerinde çizgilenme, göz altı morlukları ve çizgilenmeleri ile karakterli bir hastalıktır. Hastaların şikayetleri kişiden kişiye değişse de yaşam kalitesini, iş ve okul verimini, uyku kalitesini etkileyebilen bir hastalıktır. Bahar döneminde ortaya çıkan mevsimler ile ilişkili alerjik nezle de etken polenlerdir. Polenlerin bu çok salgılandığı dönemde, burun içerisindeki reseptörlere yapışan antijenik özellikteki alerjik polenler, burun içerisindeki özel hormon ve maddelerin salınımına yol açarak bu şikayetlere neden olmaktadır. Mevsimsel özellik gösteren alerjik nezle genellikle her yıl belli dönemlerde tekrarlar. Alerjik nezleli hastaların tanısını koymak için ayrıntılı hikaye, kulak burun boğaz muayenesi, burun analizi ve alerji testleri yapılır. Alerji testleri önemli bir yardımcı tanı aracı olurken, testlerin negatif çıkması alerjinin olmadığını göstermez. Polen alerjisi aslında bir etki-tepki olayıdır. Etkiyi yapan polen, tepkiyi veren burun, göz ve akciğerlerdir. Eğer etki ortadan kaldırılabilir veya azaltılabilirse alerji semptomları ortaya çıkmayabilir. Bu nedenle polen alerjisi olan hastalara, polen mevsiminde polenlerin daha yoğun olarak bulunduğu sabah saatlerinde mümkün olduğunca dışarıya çıkmamaları, kır ve bahçelere mümkün olduğunca az çıkmaları, mutlaka gözlük takmaları, maske kullanmaları, kapı ve pencerelerini kapalı tutmaları, araba ve evlerde polen filtreli hava temizleyici kullanmaları, dışarı çıkıldı ise eve dönüşte el, yüz ve burunun bol su ile yıkamaları önerilir.
Modern tıbbın hastalarımıza sunduğu pek çok tedavi seçeneği vardır. Polen alerjisi olan hastalara, hastanın şikayet, muayene ve isteklerine göre en uygun tedavi planlaması yapılır. Tedaviye özellikle polen döneminden önce başlanması tedavi etkinliğini arttırmaktadır. Tedavi esnasında hekim ile hasta arasında yakın ilişki kurulmalıdır. Hastaya göre tedavi seçimi yapılır.
İlaç tedavisi, rhinolight tedavisi, radyofrekans uygulamaları, botoks uygulamaları yada cerrahi müdahaleler hastaya önerilebilir. İlaç tedavisi olarak antihistaminikler, nazal steroidler, nazal antihistaminikler ve lökotrien antagonistleri, tek tek veya kombinasyonlar şeklinde kullanılmaktadır. Polen mevsimi başlamadan tedavinin başlanması, tedavinin etkinliğini ve hasta memnuniyetini arttırır. Aşı tedavisi belirli hastalarda önerilebilen bir tedavi seçeneğidir. Bu hastalara alerjiye neden olan alerjen, düşük dozlardan verilerek vücutta reaksiyon oluşturmamak hedeflenmektedir. Rhinolight tedavisi son yıllarda kullanıma girmiştir. Bu tedavi ile burun içerisine özel bir dalga boyunda ışık, belli doz ve sürede burun içine verilerek, burun mukozasındaki aşırı duyarlılık üreten hücrelerin baskılanması amaçlanır. Ağrısız, kolay uygulanabilir ve etkili bir tedavi yöntemidir. Uygun hastada kullanıldığında %80 başarı sağlayan, ilaçsız tedavi seçeneği sunmaktadır. Yan etkileri oldukça sınırlı olan rhinolight uygulaması gebelerde ve 14 yaşından büyüklerde kullanılabilmektedir. Alerjik nezle, hasta ile hekimin devamlı işbirliği yapması gerektiği hastalıklara en güzel örnektir. Hasta ve hekim birlikte hastanın ihtiyacına göre en uygun tedaviyi seçmelidir.
Hepinize mutlu, sağlıklı, burnu açık bir bahar dilerim.
Yorum yaz
