Kompulsif internet kullanımı, bilgisayar bağımlılığı, internet aşırı kullanımı veya daha yaygın tanımıyla internet bağımlılığı olarak bilinen “İnternet Bağımlılığı Rahatsızlığı” (İBR); Ivan Goldberg tarafından bir şaka olarak ortaya atılmış, varsayımsal bir rahatsızlıktır. İBR, yirmi yıl öncesine ait esprili bir tanı olsa da birçokları için giderek ciddileşen gerçek bir rahatsızlık.
İnternet bağımlılığı rahatsızlığının belirtileri ise şöyle sıralanıyor:
İnternet bağımlıları pişmanlık, kendini izole etme, yalan söyleme,uykusuzluk, sabırsızlık, bunalım, sıkıntı, çökkünlük, endişe, korku veya kaygı ile bağlantılı rahatsızlıklar yaşarlar. Gerçek hayattan, problemlerden, hoş olmayan düşünce ve stres yaratan durumlardan kaçmak amacıyla internetin düşlemsel öğelerini kullanmayı tercih ederler. Pornografiye aşırı ilgi göstermeye başlarlar, seks içerikli konuşmalar yapar, internet üzerinden uygunsuz davranışlar sergilerler ve genellikle alkol veya sigara tüketirler. İnternet bağımlılığı hafif düzeyde olanların kendi kendine düzelmesi mümkün olabiliyor. Orta ve ağır düzeyde bağımlı olanlarda ise psikoterapiye ihtiyaç duyulabiliyor. Davranışçı terapi çoğunlukla bu kişilerde fayda sağlıyor.
İNTERNET ALIŞKANLIĞI MI BAĞIMLILIĞI MI?
Alışkanlık; düzenli ve sürekli olarak yapılan eylemler, rutin işlerdir. Bazı alışkanlıklar olumlu, bazıları olumsuzdur. Yemekten önce ve sonra el yıkamak, haftada üç gün spor yapmak olumlu alışkanlıklar iken geç saatlere kadar televizyon izlemek, her hafta sonu alkol tüketmek olumsuz alışkanlıklardır. Günde 3-5 kere e-postaları kontrol etmek, her sabah ve akşam sosyal medya sitelerine girmek, her sabah e-gazete okumak da birer alışkanlıktır. Bağımlılık ise alışkanlığın bir sonraki safhasıdır. Bağımlılık, söz konusu davranışın alışkanlık ölçüsünü aşıp aşırı derecede yapılması halidir. Bir nesneye, eyleme veya kişiye duyulan önlenemez istektir. Bağımlılık, kişinin iradesini kontrol edemeyişidir. İrade ise, bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücüdür. Yani bağımlı kişi, bir şeyi yapıp yapmayacağına sağlıklı şekilde karar veremiyordur. Bağımlılıkta artık kontrolsüz bir bağ söz konusudur. Bağımlı olunan eylem yapılmadığında ya da azaldığında ortaya çıkan fiziksel veya ruhsal belirtiler ise yoksunluk olarak tanımlanır. Kişi yoksunluk belirtileri gösteriyorsa bağımlı olduğu anlamına gelir. Yeni bir e-posta gelmiş mi diye otomatik olarak on dakikada bir kontrol edenler, sosyal medya sitelerinde arkadaşlarının ne yaptıklarını takip etmeden duramayanlar, yarım saatte bir ruh halini internet üzerinden paylaşanlar, e-alışveriş sitelerinden bir türlü çıkamayanlar… Bu kişiler bu davranışları uzun süredir sergiliyorlarsa ve kendilerini bu davranışlardan alıkoyamıyorlarsa artık internet bağımlısı olmuşlar demektir.